Uzun yaşama saçmalığı ve Yaşarken bazen ölümü istiyorsun! from Onur Türk's blog

Bugün günlerden Cuma, saat 21.17 Romanya Bükreş deyim. 18.00 itibari ile işimi bitirdim ve duşumu aldım biraz dinlendim yataktan önce biraz Türkü dinledim. Selda Bağcan falan bazen insana iyi geliyor. Sonra klasik müzik açtım piyano bilgisayarımda Youtube de an itibari ile çaldığım müzik "Evgeny Grinko - Jane Maryam Long version" bu müzik eşliğinde yazımı yazcağım bugün 29 dk olduğu düşünülürse yazıma bitiresiye yeterli gelir.

​Bugün yeni tanıştığım bir kız arkadaşım gelecekti işyerine ziyaretime, bekledim gelmedi geçen haftada görüşemedik. Geçen hafta iş toplantına gittim. Ona bekle bir şekilde dönünce görüşeceğiz demiştim.

Beklememiş 4 gibi gitmiş, oysa nasıl bir erkek bir kız ile görüşmek için can atıyorsa aynı şeyi bir kızdan beklerdim. Söz konusu cinsiyet meselesi değil bence karşılıklı duygular.. bir şeyi ne kadar çok istediğiniz ona ayırdığınız süre belirler. Eğer kız arkadaşınız yada normal arkadaşlarınız size sürekli vakit ayırmıyorsa hep işim var diyorsa, bence size gerekli değer vermiyordur. 

 Bu hafta da cuma görüşecektik, dondurma ve markette çalışıyor. Devlet kurumlarından denetime gelmişler ve bazı belgeleri eksik bulmuşlar ve temizliği yeterince iyi bulmamışlar dondurma dükkanında sanırım ceza yazacaklar belki de kapatabilirler. Romanya da çok denetim oluyor özellikle gıda sektöründe çalışanlar da. Dediğine göre anası kavga etmiş ağlamış. Başta bir şey demedi. Bende ona dedim ki, gel sorunların varsa konuşalım dertleşelim bir çözüm buluruz dedim.

Bana çok kötüyüm iyi hissetmiyorum dedi bende gel bir kahve yapayım sana iyi gelir anlatırsın. Bir şekilde senin sorunlarına çözüm buluruz dedim. Sonra 3 saat kadar cevap yazmadı. Benim ile görüşmeden tekrar kendi şehrine dönmüş.  Ben birisi ile görüşmek istesem, bir şekilde bir yol bulurum ve görüşürüm. En son işi patrona verdim malları sen yükle ben kızla buluşmam lazım dedim Tren garına gittim. Bence bu büyük bir jest... Ben işte olduğum halde böyle bir fırsat oluşturabiliyorsam vakti olan kişi, her türlü bulur diye düşünüyorum. 

Hep ilişkilerde çabalayan taraf ben oldum, buda zamanla insanda yorgunluk getiriyor. İşte yaşadığım sorunlar özel yaşamımda yaşadığım sorunlar İnsanın hayattan soğumasına sebep oluyor. İnsan ilişkileri beni yordu... Bunca harcadığım emek sonucunda bir şey elde edemedim.

Kadınların sürekli erkeklerden bir şeyler beklemesi, kadının parasının dünyanın en değerli parası olması... Kadınların sınırsız istekleri... İş de patronu memnun etmek zorundasın, sanki hiç ölmeyecek gibi mücadele vermemiz. İnsanlar dan duyduğum yalanlar, yaşadığım hayal kırıklıkları, Çocukken büyüme isteğim insanların bana abi demesinin hoşuna gitmesi sonra zaman ile çocukluğu özlem. Yaşadığım olumsuzluklar, yıl yıl saf ve temiz sevgiye olan inancımın azalması beni hayattan yordu. İnsanlar da yordu,  hayatta kalma mücadelesi, eğer çevrendeki insanlar seni çok zeki olarak görüyorlarsa onların benden beklentileri bir şeyler de başarıla olma arzum beni bu yaşamdan yordu. İnsan Otuzlu yaşlarda o yirmili yaşlar da ki enerjisi olmuyor.  Bazen insan her şey den vazgeçmek istiyor.  Bir belgesel izledim 1000 yıl yaşamak imkansız değil diyor. Bana bu kadarı bile fazla geldi. Zaman ile insan beyni yoruluyor. Her şey den eğer gözlem yeteneği yüksekseniz ve algınız diğer insanlardan fazla ise insan daha çok yoruluyor.  Bu aralar savaş çıkacak söylentisi var Romanya'da insanlar arada diyorlar hiç dünya umurum da değil. Mutsuz bir insan zaten içinde büyük savaşlar veriyor. 1000 yıl yaşayacakmışım istemem 30'lı yaşar bile çok geldi bana... İnsan yıl yıl yaşamdan aldığı keyif azalıyor 120 yıl yaşasam  ne olacak... İnsanın beyni yorgun olduktan sonra...

Herkese mutlu bir hafta sonları diliyorum. 

Romanya/Ilfov 21.46 14.06.2024 Onur